EFEKT: Deniz kıyısında olduğu izlenimini verecek sesler. Arada martı çığlıkları, vapur düdükleri duyulur. KADIN: (Seslenir) Ömeer!..Al bunları da koy kovaya. EFEKT: Uzaktan koşarak yaklaşan çocuk ayak sesleri. ÇOCUK: Peki anne. (Kafa sesi-Gülümseyerek) Bunlar da ölmemiş daha.) EFEKT: Suya peşpeşe atılan üç nesnenin suda çıkardığı ses. Martı çığlıkları) (Kafa sesi) Kaçtılar, kaçtılar... ANNE: (Yorgun-bezgin tonda) Bu kadar yeter herhalde. Getir bakayım kovayı. ÇOCUK: Peki.(Uzaklaşır, bir süre sonra geri gelir) ANNE: (Şaşkın) Ama, ama balıklar nerde? ÇOCUK: Evlerinde. ANNE: Anlamadım? ÇOCUK: Denizde işte! ANNE: (Kızgın) Sen onları, yakaladığım balıkların hepsini denize mi attın yani? ÇOCUK: (Üzgün tonda) Iıh, iki tanesi ölmüştü. Onları kediye verdim. EFEKT: Kedi miyavlaması bir süre sonra müzik sesine karışır MÜZİK
Eskilere bi koşu gidip geldim Berna. Radyo oyunu yazdığım günlere. Efekt konusunda çok ince eler sık dokurdum. Korkmaz Çakar' ı epeyce yormuşumdur :)
Ümran ,Ümran ! Beni öyle mutlu ettin ki , yüzüme yerleştirdiğin gülümseme içime içimdeki gülümseme yüzüme geri dönüp duruyor .. Korkmaz Çakarla çalıştın ha ?! Uğraştırmandan büyük keyif alıyordu eminim :) ANNE: (Kızgın) Sen onları, yakaladığım balıkların hepsini denize mi attın yani? Bu cümle yapısı radyo günlerinden kulağımda hala :) Aradaki esler :)
Keşke çocuklarımız da bu tadı alabilselerdi:) Radyo dünyasına emek verenlerdensin , kaç kulağa ve zihne yollar açmışsın sağolasın Ümran !
şimdi 46 yaşındayım,çocukken televizyon yoktu,ama kocaman hayal dünyamız vardı.radyonun sayesinde.birde her sabah saat 10da arkası yarın,akşamüstleri ve geceleri radyo tiyatro ları vardı,efektör korkmaz çakar ın sayesinde küçücük dünyamız kocaman oluveriyordu,şimdiki çücuklara acıyorum.çünkü onlara herşey paket ve hazır halde veriliyor,hayal dünyasına ihtiyaçları kalmadan.........
EFEKT: Deniz kıyısında olduğu izlenimini verecek sesler. Arada martı çığlıkları, vapur düdükleri duyulur.
YanıtlaSilKADIN: (Seslenir) Ömeer!..Al bunları da koy kovaya.
EFEKT: Uzaktan koşarak yaklaşan çocuk ayak sesleri.
ÇOCUK: Peki anne. (Kafa sesi-Gülümseyerek) Bunlar da ölmemiş daha.)
EFEKT: Suya peşpeşe atılan üç nesnenin suda çıkardığı ses. Martı çığlıkları) (Kafa sesi) Kaçtılar, kaçtılar...
ANNE: (Yorgun-bezgin tonda) Bu kadar yeter herhalde. Getir bakayım kovayı.
ÇOCUK: Peki.(Uzaklaşır, bir süre sonra geri gelir)
ANNE: (Şaşkın) Ama, ama balıklar nerde?
ÇOCUK: Evlerinde.
ANNE: Anlamadım?
ÇOCUK: Denizde işte!
ANNE: (Kızgın) Sen onları, yakaladığım balıkların hepsini denize mi attın yani?
ÇOCUK: (Üzgün tonda) Iıh, iki tanesi ölmüştü. Onları kediye verdim.
EFEKT: Kedi miyavlaması bir süre sonra müzik sesine karışır
MÜZİK
Eskilere bi koşu gidip geldim Berna. Radyo oyunu yazdığım günlere. Efekt konusunda çok ince eler sık dokurdum. Korkmaz Çakar' ı epeyce yormuşumdur :)
Sevgiyle.
Ümran ,Ümran !
YanıtlaSilBeni öyle mutlu ettin ki , yüzüme yerleştirdiğin gülümseme içime içimdeki gülümseme yüzüme geri dönüp duruyor ..
Korkmaz Çakarla çalıştın ha ?! Uğraştırmandan büyük keyif alıyordu eminim :)
ANNE: (Kızgın) Sen onları, yakaladığım balıkların hepsini denize mi attın yani?
Bu cümle yapısı radyo günlerinden kulağımda hala :) Aradaki esler :)
Keşke çocuklarımız da bu tadı alabilselerdi:)
Radyo dünyasına emek verenlerdensin , kaç kulağa ve zihne yollar açmışsın sağolasın Ümran !
şimdi 46 yaşındayım,çocukken televizyon yoktu,ama kocaman hayal dünyamız vardı.radyonun
YanıtlaSilsayesinde.birde her sabah saat 10da arkası yarın,akşamüstleri ve geceleri radyo tiyatro ları vardı,efektör korkmaz çakar ın sayesinde
küçücük dünyamız kocaman oluveriyordu,şimdiki çücuklara acıyorum.çünkü onlara herşey paket ve hazır halde veriliyor,hayal dünyasına ihtiyaçları kalmadan.........